5/17/2013

Banyoda Gerçek Temizlik




Sağlıklı bir yaşam için gereken adımları attınız ve mümkün oldukça organik besinlere yöneldiniz, vakit buldukça spor yapmaya başladınız, ve özellikle su ve yiyeceklerinizi saklarken plastiklerden uzak durdunuz... Ancak göz ardı ettiğiniz çok önemli bir nokta var: sudaki klor! Derimizin, normalde aynı sudan 4 litre içerek vücudumuza girecek klorun 100 katını, sadece 10 dakikalık bir duş süresinde emdiğini biliyor muydunuz? Ve bu klorun vücuda girdiği andan itibaren tahribata başladığını?

Ülkemizde tam anlamı ile güvenli olmadığını bildiğimiz için, direk çeşmeden su içmeye çekiniyoruz. İçmeye çekindiğimiz su ile neden banyo yapmak isteyelim ki? Çünkü aynı tehlikeli maddelerin, banyo yaparken derimiz tarafından emildiğini ve en az suyu içmiş kadar risk taşıdığını bilmiyoruz!

Esas sorun şebekeden gelen musluk suyunun içerisindeki klorun sıcak duş ortamında kanserojen kloroforma dönüşmesi. Bu kloroform, banyodan evimizin diğer noktalarına yayılarak astım ve solunum yollarında meydana gelen benzeri sorunlara neden oluyor. Bir de banyo boyunca sıcak su ve buhar sayesinde açılan gözeneklerimiz bu klorun vücuda girmesini hızlandırarak tehlikeyi artırıyor. Klora maruz kaldığınızın kanıtlarını arıyorsanız rengi açılan saç boyanıza, gittikçe kuruyan derinize, tahriş olup kırılan saçlarınıza, kızaran gözlerinize, ve artan egzemanıza bakabilirsiniz.

Suyu temizlemek için su kaynaklarına eklenen kimyasalların kullanım sırasında derimiz tarafından emildiğini unutmamak gerekiyor. Buna bir de banyoda “temizlenmek” için kullandığımız çeşitli kimyasallar içeren duş jelleri, şampuan, ve saç kremleri de eklenince, her banyo tecrübemizden tam anlamına kirlenmiş bir şekilde çıkıyoruz. Çünkü bu kimyasal bileşimleri suyun içinde bulunan klor ile karışınca çok daha tehlikeli durumlar ortaya çıkabiliyor. Ama bu durumdan kurtulmak sizin elinizde...

Banyonuzu daha sağlıklı bir ortama çevirme yolunda ilk önce tehlikenin boyutunu anlamak için suyun kalitesini ölçebilirsiniz. Esas olarak şehir sularındaki bakterileri ortadan kaldırmak için eklenen klorun gereğinden fazla olması düşündüğünüzden çok daha tehlikeli bir durum yaratıyor. Banyoda geçirdiğiniz süre boyunca saç ve deriniz emici bir sünger gibi bu klorun vücudunuza girmesini sağlar. Bundan dolayı ilk olarak duş başlığınızı değiştirerek daha sağlıklı bir banyo için değişimi başlatabilirsiniz.

Musluk suyunda klora ek olarak başka kimyasalların da bulunması durumuda uygun filtre seçimi yapmak önemlidir. Kireç kırıcı özellikleri olan duşlar hem kolay temizlenir hem de içerisindeki süzgeç sayesinde sudaki yabancı parçaların toplanıp size ulaşmasını engeller. Özellikle zehirli maddeler içermeyen, ve antioksidan özelliği bulunan başlıklar, sudaki klor, pas, bakteri, ve diğer tüm kirleri temizleyebilir. Bunun yanında suda bulunabilen kurşun, bakır, cıva, ve kadminyum gibi gayet zararlı kimyasalları da büyük ölçüde engelleyebilen duş başlıkları banyonuzun vazgeçilmez bir parçası haline gelmelidir.

Banyonuzda duş başlığı kullanmaya başladığınız ilk günlerden itibaren filtrelenmiş su ile banyo yapmanın yararlarını hemen göreceksiniz... Yumuşayan cildiniz ve parlayan saçlarınız bunun ilk göstergesi olacak. Tabii duş başlığını takmak bundan sonrasını garanti altına aldığınız anlamına gelmez. Belirli aralıklarla başlıkların temizliğini yaparak ve içerilerindeki filtreleri temizleyerek başlıkların kullanım süreleri uzatılabilir. Aksi takdirde başlıklarda zamanla biriken bakteriler bulaşıcı hastalıklara neden olabilir. Özellikle ülkemiz gibi daha riskli yerlerde duş başlıklarının ayda bir temizlenmesi ve bu süreç boyunca klor çözeltisinde dezenfekte edilmesi tavsiye ediliyor.

Bir evde yılda tüketilen ortalama 200 bin litre suyun nerdeyse üçte birinin duş alırken harcandığının farkında mısınız? Duş başlığı seçimindeki bir diğer önemli faktör ise su tasarrufu fonksiyonudur. Normal duş başlıklarının dakikada ortalama 15-20 litre su tükettiğini düşünecek olursak, su tasarrufu sağlayan düşük akımlı başlıkların dakikada tükettiği 5-10 litre suyun ne kadar büyük bir fark yarattığı açıkça ortada! Su tasarrufu sağlayan başlıkları kullanmaya başladığınız andan itibaren yıllık ortalama 45 olimpik yüzme havuzunu doluracak kadar su tasarrufu sağlayabilirsiniz!

Banyonuzu toksinlerden ayırmaya karar vermişken bu alanın temizliğinde kullandığınız deterjanları gözden geçirmekte yarar var. Sudaki kloru ayırmak için türlü metodlar deneyip bir yandan banyonuzu çamaşır suyu ile temizlemeye kalkarsanız bütün emekleriniz boşa gider. Bir de saç ve vücudunuz için tercih ettiğiniz temizlik ve kişisel bakım ürünlerini seçerken büyük özen göstermek önemli. Vücuttaki hormon dengesini bozarak ciddi rahatsızlıklara neden olan trikolsanın birçok antibakteriyel el sabununda bulunduğunu unutmadan bu ürünlerden uzak durun. İçerisinde parfüm, paraben ve benzeri zararlı kimyasallar bulunan ürünler yerine mümkün oldukça organik seçimler yapmak, hem sağlığınız için hem de bu sektörde tutunmaya çalışan birey ve organizasyonların geleceği için kaçınılmazdır.


Çise Ünlüer (19 Mayıs 2013)
ciseunluer@gmail.com

0 yorum :

Post a Comment

 
YEŞİLE DÖNÜŞ | ÇİSE ÜNLÜER | GREEN IT